Filmlerdeki Lezzetler
Romanlar ve öyküler için yemeklerden bahsetmek her zaman güzel bir zemin oluşturmuştur. Örneğin Türk Edebiyatında çok güzel yemekler, sofralarda geçen olaylar vardır. Hatta bazı öykü yazarları yazdıkları her hikayede mutfağa uğramadan edemezler. Aynı şey filmler için de geçerlidir. Unutulmayan çizgi film Ratatui’nin aşçı faresi bu konuda başı çeker. Çok sevilen bu çizgi kahramandan başka, bir dönem gişe rekorları kıran Issız Adam filminin romantik yemek pişirme sahnelerini hatırlayın. Bu filmden sonra kaç kişi havuçlu kek pişirmedi ki?
Bir Akşam Yemeği İçin
Ama bu konuda bir Danimarka filmi olan Babet’in Şöleni başı çeker. Danimarka’nın küçük bir köyüne, iki yaşlı kız kardeşin evine sığınan Fransız Babet onlar için bir akşam yemeği hazırlar. Babet aslında çok usta bir şeftir. Bütün köyü de çağırır ve tüm parasını bu akşam yemeği için harcar. Çünkü onun için yemek pişirmek bir sanattır ve bedeli de ödenmelidir. Ayrıca yemek deyince akla gelen filmlerin en güzellerinden biri Fatih Akın filmi olan “Soul Kitchen” dır. Almanya’da aşçılık yaparak ayakta kalmaya çalışan delikanlı kendi lokantasını açmak ister, ama aşçı olarak yerlerde sürünen, alkol bağımlısı bir aşçı gelir. Olsun, ikisi elele verir, çünkü ikisi de işlerini severler. Sonuç herkes için mutluluktur. Yemek yapmak zaten bir çeşit terapi gibidir. Başka bir Türk filmi olan Bir Tutam Baharat çocukluğunda İstanbul’dan Yunanistan’a göç eden aşçı Fanis’in 35 yıl sonra dedesinin tarifleri peşinde hayatının tadını tuzunu yeniden keşfetmesini anlatır. Bu filmlerde ve hikayelerde hayat mutfakta yaşanır.